BANA GELEN MEKTUPLAR; Taner Korkmaz

14 02 2025

Wan

Sevgili M. Sadık Aslankara;

Öncelikle beyazlar içinde bir Wan akşamından selamlarımı iletiyorum. Nasılsınız? Mektuplarla aranız nasıl bilmiyorum. Bir öykücü, yazar olarak zamanında epeyce haşır neşir olmuşsunuzdur muhakkak ama artık pek yazdığınızı da, aldığınızı da sanmıyorum. Ne de olsa şimdilerde zorunluluktan da olsa, mektup yazma adetini sürdüren bir biz hapishanedekiler kaldık.

Cumhuriyet Kitap Eki’ndeki yazılarınızı uzun yıllardır severek okuyorum. Ben de zaman zaman öyküler karaladığımdan hem bu alandaki güncel üretimleri, hem de bunlarla ilgili fikir ve eleştirilerinizi okumak benim için çok zevkli oluyor. Son olarak 6 Şubat tarihli Ek’teki “Öykü bir cansuyu” yazınızı da büyük bir keyifle okudum. İnsanın içini ısıtan, öykü yazmaya ve okumaya heveslendiren çok güzel bir yazıydı. Yüreğinize sağlık.

Bu yazıyı okuyunca 14 Şubat Dünya Öykü Günü’nde size mektup yazmak geldi içimden. “Yazar olmaktan önce okurum ben” demişsiniz, o yüzden bu mektupla beraber bir de öykü gönderiyorum size. Okuyacak öykü sıkıntısı çekmediğinize eminim ama bunun diğerlerinden farkı hücrede yazılmış olması ve elle çoğaltılmış olması. Dünya Öykü Günü’nde öykülere gönül vermiş ve ömrünü adamış biri için belki anlamlı bir armağan olur diye düşündüm. Bu arada öyküyü özel olarak seçmedim, en son bunu yazmıştım, öylece temize çektim.

Sevgili M.Sadık Aslankara, size öykü tadında günler diliyorum. Dünya Öykü Günü’nüz kutlu olsun!

Umutla, dirençle…

Taner KORKMAZ