Dördüncü Yıla Adım Atarken…
M.Sadık Aslankara
(13.02.2020 YAZISIDIR.)
Sitemizde, edebiyatın her türünden tiyatro metnine, oyununa, sergilemeye, belgesel sinemadan belge filme, klipe, iş filmine uzanan üç ana başlık altında yayına sunduğumuz yüzlerce veriyle bunları bizimle paylaşan binlerce okur, izleyici, sonuçta alımlayıcıyla üç koca yılı devirip dördüncü yıldan adım atmış olduk hep birlikte.
Bu süreğenlikte haftanın güncelleme günü olan perşembelerde, özellikle her geçen gün artan ciddi okur-izleyici desteğinin katkısının önemli payı var kuşkusuz.
Bu durum göz önüne alındığında site konuklarıyla kol kola süren bir yayıncılık anlayışının kendiliğinden öne çıktığı söylenebilir. Bunu katılımcı (interaktif) bir yayın politikası temelinde almak, bu doğrultuda nitelemek olası.
Nitekim sitemizde en çok ilgi toplayan üç ana başlığın “Sayfa Yazısı”, “Öykü Kürsüsü”, “Atölye” olması, bir rastlantı sayılmamalı.
Gerçekten de bu alanlara dönük üstelik artarak süren ilgi, bu ilginin okurdan yazara genişleyerek yayılıp uzanışı önemli bir ölçüt.
Öte yandan YouTube üzerinden yürüttüğümüz belgesel, videoklip yayınlarının da izleyicinin ilgisi yönünde kuşatıldığı, süreç içinde tiyatro yazılarının da aynı ilgiyle karşılandığı söylenebilir.
Türkiye’de site yayınlarını izleyen ilk yedi kent şöyle sıralanıyor: İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Antalya, Adana, Bursa.
Ayrıca şunu da eklemekte yarar var. Bugüne dek sürdürdüğümüz yayının Türkiye dışında da ilgi uyandırdığı, görece de olsa kimi ülkelerde izlendiği anlaşılıyor. Sayısal verilere göre Türkiye dışından sitemizi izleyen ilk beş ülkeyi Almanya, İngiltere, ABD, Rusya, Ukrayna oluşturuyor.
Bu izlemelerin büyük bölümü mobil cihazlarca gerçekleştirilse de bilgisayar oranının da buna yakın durduğu bunlara az sayıda tablet toplamının eklendiği görülüyor.
Görüntülenen toplam sayfa sayısı, ortalama oturum süresi bakımından alınan ölçümlerin de sitemiz açısından doyurucu olduğunu ekleyeyim.
Bütün bunlar, sitemiz yayınlarının enikonu kabul gördüğü, giderek benimsenip desteklendiği anlamlarına geliyor. Belki de asıl önemli olan, herkesi, hepimizi kucaklayan bir “doğru” yakaladığımız, yayının buna dayalı kavrayışla sürdürülüşü nedeniyle böyle bir sonucun elde edildiği gerçeği. Demek ki bu sonuç, elbirliğinin, işbirliğinin ortaya çıkardığı bir değer.
Öyleyse ayırdına varılması gereken ilk olgu bu. Ancak yine de bunlar demek değil ki, yapmamız gerekenleri yaptık, eksiksiz yerine getirdik; hayır, kesinlikle böyle bir düşüncede değiliz.
Yaptıklarımız, yapacaklarımız kadar yapmamız gerekip de öngördüğümüz ve pek çok farklı başlık altında ayrıntılandırdığımız nice işin, uzanımın yanında daha neler neler bekliyor bizi, ayırdındayız elbet bunların.
Gücümüz oranında, soluğumuz yettikçe bunları da yerine getirmek için çabalayacağız, hiç kimsenin kuşkusu olmasın bundan.
Beşinci yıla girerken de herkesin omuz verip katılacağı ortaklaşıcı bir yayın dileğiyle, birlikte olmak üzere bir kez daha teşekkürler ve merhaba!